SİTE İÇERİKLERİ  
  ANA SAYFA
  ÜYE OL
  ZİYARETÇİ DEFTERİ
  REKLAMLAR
  EĞLENCE
  HABERLER
  SPOR
  RESİMLER
  ANİMASYONLU RESİMLER
  İBRETLİK RESİMLER
  DİNİ BİLİMLER
  CENNETE YOLCULUK
  BİLGİLENDİREN YAZILAR
  ŞİİRLER
  TARİHTEN
  ATASÖZLERİ
  KOMİK YAZILAR
  İLGİNÇ YAZILAR
  AŞK YAZILARI
  İSLAMİ RÜYA TABİRLERİ
  İSLAMİ KONULAR
  SAĞLIK
  ALIŞVERİŞ
  HAYATA DAİR
  KÜLTÜR-SANAT
  LİNKLER
  SİTENİ KAYDET
  VİDEOLAR
  CANLI TV & RADYO
  SÖZLÜK
  OYUNLAR
  SİNEMALAR...
  İLETİŞİM FORMU
HAYATA DAİR

ÜÇLER Alçı Kartonpiyerin Katkılarıyla 

AÇIKLIK GETİRİLECEK SORULAR

Dolayısıyla kampanya yayınlarının ilk amacı, bu yanlış bilgileri, inançları ve algılamaları düzeltmek. Hayata Bağış kampanyası yayınları boyunca, açıklık getirilecek sorular:
 
* İnsanlar neden organ bağışlamak istemiyor?
* Organ bağışı için kart doldurmuş olmak yeterli mi? Başka ne yapmak gerekiyor?
* Dini inançlar, organ bağışına engel midir? İslam dininin, organ bağışı konusundaki yaklaşımı nedir?
* Beyin ölümünün bitkisel hayattan veya komadan farkı ne?
* Organ bağışı için kim, nasıl karar veriyor?
* Yeni yasal düzenlemeler organ bağışı ve organ naklini kolaylaştıracak mı?
* Yoğun bakım ünitelerinin durumu ne?
* Organ bağışı olmamasıyla organ ticareti ve organ mafyası arasındaki bağ nedir?
 
Didem Arslan'ın sunacağı, perşembe günleri saat 22.10’da canlı yayınla ekrana gelecek programda, organ bağışı ve organ nakli konusunda yaygın yanlış anlamaları, hatalı bilgileri düzeltmek üzere konusunda uzman isimler konuk oluyor.
 
Hayata Bağış kampanyası Sağlık Bakanlığı’nın işbirliğiyle gerçekleştirilecek. Sağlık Bakanlığı, Alo Sağlık Bilgi Hattı 184’ü, bu konuda bilgi almak isteyenlere, 7 gün 24 saat hizmet vermek üzere hazırlıyor.
 
ORGAN BAĞIŞINDA NEREDEYİZ?

Bir ülkenin organ bağışı konusundaki başarısını gösteren en önemli veri, yoğun bakım ünitelerinden çıkan organ bağış vakalarının nüfusa oranlanması. Bu oran, teknik olarak, “milyon nüfus başına kadavradan donör” olarak niteleniyor.
 
• Avrupa’da “milyon nüfus başına donör” oranı, ortalama 15-20. Yani, her 1 milyon nüfus için 15 ila 20 kişide, beyin ölümü tanısı konuyor ve organ alımı gerçekleştiriliyor.
• İspanya bu açıdan tam bir başarı öyküsü. İspanya'da donör sayısı milyon nüfus başına 36.
• Komşu Yunanistan, bu konuda biraz bize benziyor. Yunanistan’da milyon nüfus başına donör sayısı altı.
• Türkiye İspanya kadar başarılı olsaydı, hastanelerimizde her yıl bin 600’dan fazla organ bağışı gerçekleştirilmesi gerekirdi. Oysa, 2005’te bu sayı sadece 153 oldu, 2006’da ise 143.
• Yani Türkiye’nin “milyon nüfus başına donör” oranı, sadece 2.2. Türkiye bu rakamla, Avrupa’nın en gerisinden gelen ülkelerden biri.
 
YILLARA GÖRE DONÖR SAYILARI

2000: 46
2001: 89
2002: 102
2003: 105
2004: 135
2005: 153
2006: 143

Türkiye'de organ nakli bekleyen kaç hastanın olduğu tam belgelenemiyor. Uzmanlar ve uzman hastanelerden alınan bilgilerle Sağlık Bakanlığı’nın verileri arasında farklılıklar var. Sağlık Bakanlığı’na göre organ naklinde tablo şöyle:
 
YILLARA GÖRE NAKİL BEKLEYEN HASTA SAYILARI


  Böbrek Karaciğer Kalp Kalp kapağı Akciğer Kalp-Akciğer Pankreas
2001 4526 414  199 15 0 43 0
2002 6060 430  146 9 4 27 16
2003 6501 351  191 64  1 23 65
2004 8536  759  183 9 1 25 35
2005 11676 930   205 3 0 26 55
 
ORGAN BAĞIŞINDA DURUM DÜZELTİLEBİLİR Mİ?

Evet! Bunun en iyi kanıtı Ege ve Akdeniz bölgesindeki çalışmaların verdiği olumlu sonuç. Türkiye ortalamasında “milyon nüfus başına donör” oranı 2.2 iken, İzmir ilinde bu 16, Ege bölgesinde 6.9. 
 
İzmir’deki hastaneler, 2001’de Türkiye’nin organ bağışlarının yüzde 32’sini sağlarken, 2004’te bu oran yüzde 45’e çıktı.
 
Ege ve Akdeniz bölgesinde bu başarı grafiğinin arkasındaki en önemli unsur, bölgede görevli bir hekimlerin bilinçli ve gönüllü çalışması.

Organ bağışının artmasında hekimlerin rolünü, dönemin Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel  Müdür Yardımcısı Dr. Bekir Keskinkılıç şöyle dile getiriyor:
 
“Hekimler olarak kabahati biraz da kendimizde aramamız lazım. Eğer biz yoğun bakımlarda son ana kadar hayatını kurtarmaya çalıştığımız insanları doğru değerlendirebilsek ve onları kurtarma şansını elimizden kaçırdığımız anda organ bağışı için düşünsek çok daha fazla organ çıkarabiliriz. Eksiğimiz orada. Eğer bizim yoğun bakım sorumlularımız bakmakta oldukları hastaların beyin ölümlerinin gerçekleşebileceğini akıllarında tutarlar ve buna hazır olurlarsa sonuçta beyin ölümünü daha çok tespit eder, ailelere daha çok sorar, daha çok organ da alırız.”
 
ORGAN BAĞIŞI NEDEN ÖNEMLİ: HAYAT GÜVENCESİ

Pek çok hasta için organ nakli, yeniden normal bir yaşama dönmenin tek yolu. Daha önemlisi organ nakli, pek çok hastalıkta, hayatta kalmanın da en sağlam güvencesi.

Organ nakli vakalarının en büyük oranını oluşturan akut böbrek rahatsızlıklarıyla ilgili olarak, T.C. Sağlık Bakanlığı Tepecik Eğitim Hastanesi Organ Nakli Merkezi’nin verileri, bunu çok iyi gösteriyor:
 
Akut böbrek rahatsızlıklarında iki çare var: Diyaliz ya da böbrek nakli. Aşağıdaki tabloda görüleceği gibi, diyalize giren hastaların hayatta kalma oranı, beş yıllık bir sürede yüzde 34.8’e düşüyor. Oysa, böbrek nakli yapılması durumunda, hayatta kalma oranı, aynı süre için yüzde 90 oluyor. 
 
ORGAN BAĞIŞI NEDEN ÖNEMLİ: “EKONOMİK ÇÖZÜM”

Türkiye’de her yıl yaklaşık 4 bin 500 hasta diyaliz tedavisine başlıyor. 30 ile 40 bin hastanın diyalize girdiği tahmin ediliyor.

Bir hastanın hekim ve hastane masrafı hariç diyaliz ve ilaç maliyeti yılda 23 bin dolar…

Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın kendi açıklamasına göre, bu hastaların diyaliz maliyet “cihaz yatırımı hariç, yılda yaklaşık 600 milyon dolarlık bir kaynak gerektiriyor.” 
 
Oysa böbrek nakli yapılan bir hastanın ilk yıl tedavi maliyeti 22 bin dolar (yani, neredeyse diyaliz kadar) ama dördüncü yılda bu maliyet 8 bin dolara kadar düşüyor.

Ayrıca bir diyaliz hastasının haftanın üç günü dörder saat makineye girmesi gerekiyor. Böbrek yetmezliği daha ağır boyutlarda ise her gün de diyaliz makinesine girebiliyor.

Oysa nakil olan hasta altıncı aydan sonra normal yaşantısına dönüyor. Ayda bir kez kontrole gidiyor. İki yıl sonra üç ayda bir kontrol yeterli oluyor. Dolayısıyla yaşama katkısı yükseliyor, üretken hale geliyor.

ORGAN BAĞIŞINI KİMLER YAPABİLİR?

18 veya üstünde yaşta olup akli dengesi yerinde olan herkes, Sağlık Müdürlükleri veya hastanelere başvurarak, beklenmedik ölümleri halinde organlarını bağışladığına dair bir belgeyi iki tanık önünde doldurup, doku ve organ bağış belgesi alabiliyor.

Organ bağışı için sanıldığı gibi uzun bir bürokratik işlem yok... Organ bağış senedi imzalandıktan sonra organ bağış belgesi dolduruluyor ve bağış yapan kişiye veriliyor.

ORGAN BAĞIŞI KARARINI AİLEYLE PAYLAŞMAK NEDEN ÖNEMLİ?

Ancak, organ bağışı kararınızın bir anlamı olmasını gerçekten istiyorsanız, bu kararınızı aileleriniz, ve yakınlarınızla paylaşmanız, onlara da benimsetmeniz gerekiyor.
 
Zira, pek çok başka ülkede olduğu gibi, Türkiye’de de, beyin ölümü durumunda, doktorlar organ bağışı için ailenin rızasını arıyor.
 
Yani üstünüzden organ bağış kartı çıksa bile, yakınlarınızın, o acılı anda karşı çıkması, ya da kararsız kalması durumunda, hekimler organlarınızı alamıyor.
 
Kısacası bağışınız işlerlik kazanmıyor. Bunun için “organ bağışı sizin, hayat bağışlamak ailenizin kararıdır” diyoruz. 
 
ORGAN BAĞIŞININ YASAL ÇERÇEVESİ NEDİR?

Türkiye’de “Organ ve Doku Alınması, Saklanması ve Nakli Hakkında 2238 Sayılı Kanun” yürürlükte. Bu yasa çerçevesinde Sağlık Bakanlığı’na bağlı, Ulusal Organ ve Doku Nakli Koordinasyon Merkezi Ankara ilinde, Bölge Koordinasyon Merkezleri de; İstanbul, İzmir, Antalya, Adana ve Kayseri illerinde faaliyetlerini sürdürüyor.

Ülke genelinde ‘kadavra donör’ (verici) tespit edildiğinde, görevli organ nakli koordinatörleri bu bilgiyi ‘Ulusal Koordinasyon Merkezi’ne bildiriyor. Bu merkez, ilgili mevzuata uygun olarak organların nakil merkezlerine dağıtımını sağlıyor. 

Şu anki uygulamada organ nakli için beyin ölümü kararını dört uzmanlık dalı; nöroloji, kardiyoloji, anestezi ve beyin cerrahi veriyor. Yasaya göre bu hekimlerin, organı alacak hastanın sürekli hekimi ve organ nakli yapacak ekipten tamamen farklı kişiler olması gerekiyor.

Avrupa'da ve ABD ise, beyin ölümü kararını bir anestezi uzmanı ile bir nörolog alıyor.

Sağlık Bakanlığı organ bağışında yaşanan sorunu çözmek için, bir kanun tasarısı hazırladı. Yeni tasarı aynen yasalaşırsa, Türkiye’de de, iki hekimin onayı, beyin ölümü tanısının konması için yeterli olacak. 
 
 
YEREL SAAT  
   
 
   
KARTONPİYERCİLİKTE ÖNCÜ  
  ÜÇLER kartonpiyer ve alçı dekorasyon... Kahramanmaraş'ın lideri.

Bilgi Ve İletişim Telefonu:

0 536 574 67 48 (Harun KURNAZ)
0 505 787 35 28 (Harun KURNAZ)


 
İLANLAR  
  www.gercekrenkler.tr.gg

www.gercekrenkler46.azbuz.com

Bilgi Ve İletişim İçin Telefon:
0 506 567 76 05

E-Mail:
gercekrenkler@info.com

 
HER İŞİN BAŞI  
  BİSMİLLAH-R RAHMAN-R RAHİM.

Rahman Ve Rahim Olan ALLA'ın Adıyla.

 
Bugün 6627 ziyaretçikişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol